Post by Avusturya on Mar 27, 2020 1:58:09 GMT 3
Hiç gittiniz mi Balkanlara, saygıdeğer efendiler, sorarım size. Çoğu kişilere göre Türk ve Rusların oyun alanı ya da sesi çıkmadan çalışan köylülerin çiftliği gibi mi görünüyor sizlere? Cevabınız evet ise, bence tek sorun at gözlüğü takmanız. Balkanların iki denizi birleştirdiği sivri dişinde Dünya'nın gözbebeği Stanpolis yer alır. Burada "kahvehane" dedikleri mekanlara girip Türklerin sert kahvelerinden içmekle başlayan yolculuk daha sonra yerini Sofya'ya bırakır. Bu güzelim şehri görmeyen insanlar en güzel kadınların Fransız kadınları olduğunu diline dolamış ama burada öyle zarif ve tutkulu dilberler var ki size kelimelerle izah etmem mümkün değil. Türk sultanları, boşu boşuna Bulgar avrat almamışlar. Burada yaklaşık iki haftamı geçirdim. Sofya'daki hatunlar ve nehrin buraya verdiği hava beni epey cezbetse de yoluma koyulmam gerekiyordu. Geçit ve vadileri aştıktan sonra Belgrad Ormanları selamladılar beni. "Hoşgeldin!" dediler bana "Hoşgeldin!" Belgrad Müslümanlar ve Hristiyanları birbirinden ayırmak için çekilmiş bir çizgi gibi. Aynı zamanda eğer yolunuz kuzeye devam ediyorsa engebelerin bittiğini ve çayırların başladığının da habercisi. Atla gidecek bir aylık yolunuzun sonunda buna değdiğini düşünüyorsunuz. Çünkü yol sizi Avrupa'nın tam kalbine ulaştırıyor. Ağacın dalları gibi ayrılmış yollar hep Viyana'da birbirine kavuşur. Ah Viyana, imparatorların şehri! Geçen nehirlerden dahi kültür aktığına yemin edebilirim. Müziğin, güzelliğin, dansın adeta sembolü burası. Herr Wolfgang Amadeus Mozart'ın besteleri serenat yapıyor tüm şehre. Viyanalılar güler yüzle selamlıyorlar sizleri. Ancak Viyana sadece bununla anlatılmaz. Tarihte iki defa Türkleri burada püskürttü Viyana, Hristiyanlığın bayrağını yeniden dikti Avrupa'ya. Taştan yapılmış kuleleri halkını korumak için kıpırdamadan ayakta. Tek rakibi Roma'ya zerafette resmen meydan okuyor. Wien, adı bile bir ezgi gibi geliyor kulaklara. Şu ak saçlarıma rağmen tek dileğim bir kere daha olsun yolculuğa çıkmaya kendimi ikna etmek. İşte, işte o gün bu güzelim şehri fani hayatımda son kez görmek için can atıyor olacağım.